Halimiz Ahvâlimiz

Yeniçağla birlikte hepimiz bir tanrılaşma çabası içerisindeyiz. Tarihin tekerrür etmesi diyebilirsiniz buna. Ya da insan doğasında olduğu gibi yaşlandıkça çocukluk emareleri gösterme. İnsanlık tarihinin en eski dönemlerinden itibaren biliyoruz ki tanrı anlayışı sabit. Hiçbir dönem tanrısız bir dönem olmamıştır. İnsan müdahale edemediği her şeye tanrı yakıştırması yapmıştır önce. Şimşek tanrısı, gök tanrısı, su tanrısı, aşk tanrısı… Bu aşamada tanrı görünmeyen ve bilinmeyendir. Birçok tanrı vardır ama görünmez. Zamanı biraz daha ileriye aldığımızda artık tanrı insani özellikler taşıyan ve insanla yaşayan bir kavram haline gelir. Olympos’un tanrıları çokluğu ve insani özellikler taşımasıyla çok güzel bir örnektir bu aşama için. Hesiodos’un Theogonia kitabını okuduğunuzda daha iyi anlayacaksınız demek istediğimi. Bu tanrıların yeryüzünde de yaşayan insan tanrılar olması insani özellikler taşıması daha sonra insanın içinde bir şüphe uyandırmaya başlayacak elbette. Platon t...